Yemen'in savaşla harap olmuş bölgelerinde devam eden çatışmalar, son olarak ABD'nin gerçekleştirdiği bir hava saldırısıyla bir kez daha gündeme geldi. 29 Ekim 2023 tarihinde gerçekleşen bu olayda, ABD güçleri Yemen'in Taiz eyaletindeki bir fabrikayı hedef aldı. Yetkililer, saldırı sonucunda 5 kişinin öldüğünü ve 13 kişinin de yaralandığını duyurdu. Bu saldırı, Yemen’deki insani krizin daha da derinleşmesine yol açarken, uluslararası toplumdan da tepkiler geldi.
Yemen’de yıllardır devam eden iç çatışmalar, özellikle Husiler ve hükümet güçleri arasında zaman zaman dış müdahalelerle daha da karmaşık hale gelmektedir. ABD, terörle mücadele kapsamında Yemen’deki bazı gruplara karşı operasyonlar düzenlemekte. Ancak bu tür saldırılar, sivil yerleşim alanlarını hedef alabiliyor ve büyük can kayıplarına neden olabiliyor. Yemen hükümeti, saldırının nedenini incelemek için bir soruşturma başlattı ve ABD’nin eylemlerinin uluslararası hukuk açısından ne denli geçerli olduğunu sorguladı.
Saldırı sonrası olayla ilgili gelen tepkiler, Uluslararası Af Örgütü ve Birleşmiş Milletler gibi insani yardım kuruluşlarından geldi. Her iki kuruluş da Yemen'deki insani kriz ya da saldırıların sivil yaşam üzerinde yarattığı olumsuz etkilerin altını çizerek, taraflara derhal ateşkes ilan etme çağrısında bulundu. Yemen'deki çatışmalar, yıllardır süregeldiği için ülkenin altyapısı büyük ölçüde tahrip olmuş durumda. İlaç, gıda ve su gibi temel ihtiyaçların temininde zorluklar yaşanıyor. Bu bağlamda, ABD'nin hava saldırısı gibi eylemler sadece çatışmaları körüklemekle kalmıyor, aynı zamanda insani krizin de derinleşmesine neden oluyor.
ABD’nin Yemen’deki varlığı, yalnızca askeri hedeflerle sınırlı değil. Aynı zamanda, bu ülke üzerinde jeopolitik bir etki yaratma amacı da güdülmekte. Uzmanlar, bu tür eylemlerin bölgedeki dengeyi değiştirebileceğini ve özellikle sivil halkın bu çatışmalarda daha da mağdur hale gelmesine yol açabileceğini belirtiyor. Yemen’deki savaş, yalnızca yerel bir çatışma değil, aynı zamanda global güçlerin de dâhil olduğu çok boyutlu bir soruna dönüşmüş durumda.
Olayın ardından, Yemen Devrimci Gençlik Koalisyonu da bu duruma tepki göstererek, saldırıların durdurulması ve sivil yaşamın korunması adına hemen bir araya gelindiklerini duyurdu. Bu örgüt, gençlerin savaşın sona ermesi için barışçıl çözüm yolları aradığını ve bu doğrultuda uluslararası toplumdan yardım beklediklerini vurguladı.
Yemen, son yıllarda dünya genelinde en kötü insani krizlerden birini yaşamaktadır. Bu kriz, beslenme yetersizliği, temiz suya erişim, sağlık hizmetleri gibi temel hakların ihlaliyle kendini gösteriyor. Savaşın bitmediği, insani yardımın yetersiz kaldığı bir ülke olan Yemen, tüm bu etmenlerin yanında, uluslararası güçler arasındaki çatışmanın da mağduru olmaktadır. ABD'nin gerçekleştirdiği bu hava saldırısı ise, bu acı tabloyu daha da derinleştiren bir gelişme olarak tarihe geçti.
Son olarak, yaşanan bu olayın ardından uluslararası camia, ABD'nin saldırılarına karşı tavır almak ve Yemen halkının yanında durmak için harekete geçmeye çağrıldı. Yemen için bir an önce kalıcı bir barış sürecinin başlatılması ve insani yardımların sürekliliği, bölgedeki çatışmaların sona ermesi adına büyük önem arz ediyor. ABD'nin bu son hava saldırısının ardından, Yemen'deki insani durumun daha da kötüleşmemesi için uluslararası toplumun birlikte hareket etmesi gerekmektedir.