İstanbul'da yaşanan bir facia, kentteki güvenlik algısını bir kez daha sorgulattı. Bir grup gencin gürültü yaparak çevreyi rahatsız etmesi, bir adamın hayatına mal oldu. Olay, gençlerin seslerini kısacak bir şekilde uyarı yapmak amacıyla olay yerine gelen 35 yaşındaki Yasin Y.'nin, uğradığı vahşetle sonuçlandı. Gençlerin tepkisi, uyarıyı hayatıyla ödeyen bir adamın trajik hikâyesini gündeme taşıdı.
Olay, İstanbul'un gözde semtlerinden birinde, akşam saatlerinde gerçekleşti. Yaratılan gürültü nedeniyle çevre sakinleri rahatsız oluyordu. Bunun üzerine Yasin Y., sesin geldiği yere yönelerek gençlere uyarıda bulundu. "Lütfen biraz sesi kısar mısınız?" diyerek yapılan gürültünün çevreye verdiği zarar konusunda farkındalık oluşturmak istedi. Ancak Yasin Y.'nin bu uyarısı, olayın çok daha trajik bir boyuta ulaşmasına sebep oldu. Gençlerden biri, uyarıya sert bir tepki gösterdi ve aralarında tartışma başladı. Kısa sürede büyüyen tartışma, tehlikeli bir çatışmaya dönüştü. “Sen kimsin de bize karışıyorsun?” diyerek Yasin Y.'ye saldıran gençler, bir anda olayın boyutunu değiştirdi.
Yasin Y., gençlerin saldırısına karşı koymaya çalıştı ancak birkaç kişi tarafından çevrildi. Bir genç, yanındaki bıçağı çıkararak Yasin Y.'ye saldırdı ve kalbine sapladı. Darp eden ve işlenen cinayette başrol oynayan kişiler, olay yerinden hızla uzaklaştı. Yasin Y., ağır yaralı halde yere yığılırken, çevredeki vatandaşlar hemen durumu sağlık ekiplerine bildirdi. Gelen ambulans, hızlı bir şekilde Yasin Y.'yi hastaneye kaldırdı; ancak tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Olayın medyaya yansıması, Yasin Y.'nin arkadaşları ve ailesi arasında büyük bir üzüntü ve öfke yarattı. Onlar, hem yakınlarının kaybına hem de olayın faillerinin adalet önüne çıkarılmasını bekliyor.
Tüm bunların yanı sıra, olayın ardından yapılan sosyal medya paylaşımları da dikkat çekti. Yasin Y.'nin arkadaşları ve ailesi, olayın faillerinin bir an önce yakalanarak cezalandırılmasını talep etti. Yeni bir trajedinin daha yaşanmaması için yetkililerden gerekli önlemlerin alınmasını isteyen arkadaşları, "Bir daha böyle bir olayın yaşanmaması için hep birlikte mücadele etmeliyiz" dediler.
İstanbul'daki bu korkunç olay, toplumda yeniden güvenlik sorunlarını gündeme getirdi. Herkesin her yerde kendini güvende hissetmesi gerektiği düşüncesi, Yasin Y.'nin ölümünden sonra bir kez daha haklılık kazandı. Olayların çoğu, kişisel tartışmaların ve sosyal ortamlardaki gerilimlerin su yüzüne çıkması sonucu meydana gelmektedir. Bu yüzden, gençlerin davranışları ve bireysel farkındalıkları açısından önemli bir uyarı işlevi gören bu olay, toplumun huzur içinde yaşaması için alınacak önlemler hakkında sorgulamaları da beraberinde getiriyor.
Adaletin yerini bulup bulamayacağı konusunda ise endişeler devam ediyor. Yasin Y.’nin hayatını kaybetmesinin ardından, birçok kişi benzer olayların yaşanmaması ve bir daha böyle trajik sonuçlarla karşılaşılmaması için gerekli adımların atılması gerektiğini savunuyor. İstanbul’un birçok yerinde artan şiddet unsurları, toplantılara, etkinliklere ve sosyal normlara duyulan güvenin sarsılmasına neden oluyor. Birçok kişi, yasaların ve yaşanan olayların toplumda bıraktığı derin yaralar nedeniyle daha dikkatli olunması gerektiğinin altını çiziyor.
Sessiz çoğunluk, Yasin Y.’nin anısını yaşatmak ve benzer trajedileri önlemek için bir araya geliyor. Özel olarak düzenlenen anma etkinlikleri ve sosyal medya kampanyaları yoluyla/yoluyla Yasin Y.’nin anısı yaşatılmak isteniyor. “Sesimizi duyurmalıyız” diyen gençler, şiddetsiz bir toplum için gerektiğinde seslerini yükseltmekten çekinmeyeceklerinin mesajını veriyor.
Yasin Y.’nin trajik ölümü sonrasında bu olayın kentteki gençler ile bireyler arasında sosyal sorumluluk bilincini artırması, ilerleyen günlerde İstanbul’daki toplumsal dinamikleri etkileyebilir. Kentimizdeki her bireyin kendini güvende hissetmesi, huzur içinde yaşamaları için alınacak her türlü önlemin önemine dikkat çekmek ve konuşulmaya devam edecektir. Bu tür olayların önüne geçebilmek, herkesin ortak sorumluluğudur.