Dünya genelinde artan duyarlılık, Gazze'deki insani durumun hızlı bir şekilde kötüleşmesiyle birlikte daha da ivme kazanmış durumda. Ülkeler, şehirler ve toplumlar, Filistinlilerin yaşadığı zorluklara dikkat çekmek ve onlara destek olmak amacıyla sokaklara dökülüyor. Gazze'deki insani kriz, sağlık, gıda, su ve barınma gibi temel ihtiyaçların karşılanamaması nedeniyle giderek daha da derinleşiyor. Birçok uluslararası insan hakları örgütü ve sivil toplum kuruluşları, global dayanışma çağrısı yaparak, insanların seslerini yükseltmesini teşvik ediyor.
Son birkaç hafta içinde dünya genelinde düzenlenen protestolar, Gazze'deki duruma ilişkin geniş bir farkındalık yarattı. Londra, New York, Paris, Berlin gibi şehirlerde binlerce insan, "Gazze yalnız değildir!" sloganları atarak yürüyüş yaptı. Bu protestoların temel amacı, hükümetlerin ve uluslararası kuruluşların Gazze'ye yönelik politikalarını gözden geçirmeye zorlamak. Katılımcılar, cesurca Gazze'deki insanlık dramına dikkat çekerek, tüm dünyaya "bir arada durmanın" önemini vurguladı. Aynı zamanda sosyal medya platformları üzerinden yapılan kampanyalar da büyük bir yankı uyandırmış durumda. #FreeGaza ve #StandWithPalestine gibi hashtag'ler altında paylaşılan mesajlar, herkesin Gazze için bir şeyler yapması gerektiğini ifade ediyor.
Birçok ülkenin liderleri, Gazze'deki durumu ele almak için acil toplantılar düzenliyor. Birleşmiş Milletler, özellikle insani yardım koridorlarının açılması ve barış müzakerelerinin hızlandırılması çağrısında bulunuyor. Bunun yanı sıra, bazı ülkeler Gazze'ye yardım gönderme kararı aldı. Ancak bu yardımların ulaştırılması ve etkili bir şekilde kullanılabilmesi için güvenli geçiş yollarının sağlanması gerekiyor. Ayrıca, akademisyenler, gazeteciler ve insan hakları aktivistleri, sorunun temel nedenlerine inerek kalıcı bir çözüm arayışının önemine işaret ediyor. Çözüm için uluslararası toplumun birlikte çalışması gerektiğinin altı çiziliyor.95
Bu süreçte, sadece hükümetlerin değil, bireylerin de rol alması gerektiği vurgulanıyor. Yerel topluluklarda oluşturulan destek grupları ve yardım kuruluşları, Gazze'deki insanlara yardım ulaştırmak için kampanyalar düzenliyor. Sosyal medya üzerinden başlatılan bağış toplama etkinlikleri ve farkındalık yaratma çalışmaları, toplumun geniş kesimlerinden olumlu tepkiler alıyor. Gazze'ye yönelik insani yardımı artırmak için koşulsuz dayanışma gösteren bireylerin ve toplulukların çabaları, bu konuda umut verici bir tabela haline gelmiş durumda.
Son olarak, Gazze'deki krize karşı duyarlılığın, yalnızca protestolarla sınırlı kalmayıp, eyleme geçmesini gerektirdiği düşünülüyor. Farkındalık yaratmanın yanı sıra, eğitim ve bilgilendirme faaliyetlerinin artırılması gerekiyor. Çünkü bilgi, güçtür. Yerel ve uluslararası medya organları, Gazze'deki durumu etkili bir şekilde yansıtan haberlere daha fazla yer vermeli ve bu konudaki hikayeleri ön plana çıkarmalıdır. Gazze için ayağa kalkan dünya, bu krizin yalnızca bir başlangıç değil, aynı zamanda daha büyük bir değişim hareketinin parçası olabileceğinin umudunu taşıyor.